Amerika tevbe edip özür dilerse tevbesini kabul ederiz

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, bugün dünya ülkelerinin Tahran büyükelçileriyle buluştu.

Görüşmede Ruhani, Amerika’nın İran’a karşı uyguladığı yaptırımların 40 yıl boyunca planladığı komplolardan biri olduğu belirterek, “Amerika, İran İslam Devrimi’nden sonra bölgemizde en önemli müttefiğini kaybettiği için ülkemizin güçlenmesini engellemek amacıyla tüm imkanlarını kullandı, ama yine de çabaları hep yenilgiyle sonuçlandı” dedi.

Hasan Ruhani, sözlerine şöyle devam etti: Bu yenilgilerin sebebi hem devrimin zaferinden önce hem de sonrasında Amerika’nın yanlış hesaplamalarından kaynaklanıyor. Onlar İslam Devrimi’nden önce Şah Rejimi desteğiyle İran halkına engel olabileceklerini düşünüyorlardı, fakat bunu başaramadılar.

İran ile Batılı ülkeler arasında varılan nükleer anlaşmaya dikkati çeken Ruhani, “Biz bu anlaşmayla ilgili taahhütlerimizi tam olarak ve en doğru şekilde yerine getirdik. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) da bu konuyu defalarca bildirmiştir. Nükleer anlaşmada yenilen taraf yükümlülüklerini çiğneyen Amerika'dır. Bu ülke mesnetsiz gerekçelerle hem kendisi için hem de İran halkı, bölge ülkeleri ve dünyadaki ticaret şirketleri için sorun çıkarmıştır” değerlendirmesini yaptı.

İran Cumhurbaşkanı, “Sloganımız bütün dünya ülkeleriyle dostane ilişkilere sahip olmaktır. Eğer ABD bile tevbe edip geçmişteki hatalarını tekrarlamazsa ve İran’ın içişlerine karıştığı için özür dilerse ve İran halkı ve devriminin onur ve izzetine saygı duyarsa ve İran milleti karşısında saygıyla konuşursa, biz yine de uzun yıllar İran’a zulmü eden bu ülkenin tevbesini kabul etmeye hazırız” ifadelerini kullandı.

Ruhani, “Filistin halkı kendi yurtlarına dönmeyinceye kadar Filistin toprakları ve bölgemizde güven ve huzur sağlanmayacak. Eğer Amerika, İsrail için güven istiyorsa bu konu Filistin halkının evlerine döndükleri zamandan mümkün olabilir” açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Ruhani, “IŞİD ve Taliban’ı oluşturanlar sahte bir İslam Devrimi kurmayı düşünüyorlardı. Ama onlar daha sonra ne büyük bir yanlış yaptıklarını farkettiler” diye konuştu.